sevgililer günü ticari ayak yahut aman ne fena gün ne kötü yalnızız da demiycem. bu sebeple bodoslama daldım girizgaha ihtiyaç duymaksızın.

yalnızız her vakit. sevgilidir eştir olsa da yalnızız.

pastel pastel bir yazı yazmak isterdim amma velakin her insanın zaman zaman yaşadığı, o saçma, mantıktan arınmış aptal ruh hali içersine daldım az evvel huşuyla. daha da fenası babanneyle aynı odada burda romantik yazılar yazma girişiminde bulunmam. duyduğu her sesten ve gördüğü her ışıktan uyanan babanne tepki vermesin diye siyah klavyede monitörün ışığının aydınlattığı kadarıyla, siyah oda da siyahım.

çok siyahım bugün. nedendir bilinmez yok hep biliriz nedenleri de dillendiremeyiz. gayet dillendirebiliyorum ama bilindik temşit pilavını sunmak istemiyorum kimseye. zavallıyız be. bak dön şu halimize. hea evlendim mutluyum diyen de tanımıyorum. cidden merak ediyorum o ulu yaratıcı bu kadın erkek mevzularını son derece teknik düşünerek üremek için yaratmış da bizi de biz mi bu ipe sapa gelmez dandirik aşk mevzularına dalıp işin bokunu çıkarmışız.

suçlasam birini rahatlıycam ama mantık abidesine dönüşmekte olan ben her defasında suçlanacak birini ararken kendi kendini otomatikman kilitleyerek " ne alaka lan onun hiç suçu yok ki " şeklinde dönütler veriyor bana (bkz. dönüt -- öğretmen ağzı)

burdan valentine 'e seslenmek istiyorum.

Allah belanı versin!