öhhmmm...

duygusal bir yazının girşi olacak bu. bu sebeple blog giriş müziği bile "soad - roulette" olarak değiştirildi. karar bu ama yazının sonuna doğru nereye sürüklenmiş oluruz bilemiyorum. daha az önce uludağsözlük de kakalı, boklu entryler okuduktan sonra kendimi nasıl toplayıp da duygusal yazılar girebilirim bilmiyorum. velhasıl bu sıralar pek çok şeyi bilmiyorum. bilmiyorum size de olur mu. zaman zaman kendimi yer yüzüne yaşayan en boktan insanlardan biri olarak görüyorum. gaye yok, amaç yok, dost yok, tırnaklara kadar yalnızlık var. zira ben kapalı kutu dedikleri şeylerdenim. hissettiklerini kolay kolay paylaşmayan, kendi silsilesinde boğulup kimselere çaktırmadan depresyonlar geçirenlerden. bahar bitti evet ama yazla bir benim bunalımlarım başladı normal insanların aksine...(3 nokta koyalım ki duygusal yazı yazma kurallarını bozmayalım)

ne yapacağım yahut ne yapmak istediğim hakkında en ufak bir fikrim bile yok. okyanuslara tın beni gelgitlerle yatırın beni çağlarını çoktan geçtim. hiçbirşeyi akışına bırakamayacak yetişkin yaşlarımdayım. ilk evrelerinde olduğum için o da zor geliyor. karar almam lazım her zamanki gibi..(3 nokta halen var)

sevmem lazım, dert anlatacak bir omuz olsun diye değil gerçekten sevmem lazım ve galiba eşiğindeyim. hayır hiç kimse yok ama bazen öyle hisseder insan. sevmem lazım ki daha güçlü olayım. seveyim ki aşk acısı çekerken diğer sorunlar ufak gelsin..